NELER OLDU? – Beyaz Saray’a karar aldırtan Ezidi kadın!

Rudaw  06.07.2015
Viyan Dahil
Viyan Dahil

Irak Parlamentosu Ezidi milletvekili Viyan Dahil, Merkezi Irak Hükümeti’nin Ezidi katliamı dosyasının Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) gitmesine engel olduğunu söyledi.

 

IŞİD Musul’un Şengal (Sincar) ilçesine saldırdığında gözyaşlarıyla Ezidiler’in sesini dünyaya duyuran Viyan Dahil, “Ezidiler’in erkekleri öldürülür, kadınları kaçırılır, çocukları da yakılıru” dedi.

 

Yaşananlardan komşu ülkeleri sorumlu tutan Dahil, “Etrafımızdaki Arap ülkeleri, Kürdistan Bölgesi’ne bağlanmak üzereyken başımıza bunları getirdi” ifadelerinde bulundu.

 

Viyan Dahil Rûdaw’ın sorularını yanıtladı.

 

Siz iki dönemdir Irak Parlamentosu üyesisiniz. Ezidiler için neler yaptınız?

 

Ben parlamentoda iki dönem boyunca bütün halk için çalıştığımı ispatlamak istedim. Benim sadece Ezdiler’i düşündüğüme dair bir söylenti var. Ancak bu doğru değil.

 

Ben Ezidi bölgesinde çok oy aldığım için onlara nasıl hizmet edebilirim diye düşünüyorum. Şengal ve çevre bölgelere hizmet götürerek halktan kişileri kamu kurumlarına tayin ettirerek hizmet etmek istedim. Ne var ki hükümet iki dönemdir sorunlardan dolayı yeterince hizmet götüremiyor.

 

Ben Şengal’in bütün ihtiyaçlarını karşılayacak bir konut projesi sunmuştum ancak IŞİD kente saldırınca her şey alt üstoldu.

 

Ezidiler daha önce IŞİD’in kendilerine saldıracağından endişe ediyordu. Bu tehditten haberdar mıydınız?

 

IŞİD’in 10 Haziran 2014’te Musul’a saldırdığı söyleniyor. Bu doğru değil. IŞİD 2003, 2004 ve 2005’ten beri Musul’da bulunuyor. Bunun örnekleri var. Ezidiler, Şebekler ve bölgenin diğer etnik ve dini azınlıkları, o yıllarda kentte giremiyorlardı çünkü infaz ediliyorlardı. Musul’daki üniversite ve enstitülerden zorla çıkartılmadılar mı? Ezidi bir polis Musul’a gitseydi öldürülürdü.

 

IŞİD Musul’da ilk başta sadece  Ezidiler’in kenti terketmesini istedi. Örgüt Telafer’e geldiğinde bile bize dokunmayacaklarını, yerimizde kalarak Şengal’i savunacağımızı düşünüyorduk. Çünkü IŞİD Şiiler’e karşı savaştığını iddia ediyordu, bize karşı değil. Birçok Ezidi IŞİD’in kendilerine saldırmayacağına inanıyordu. Ancak sonra yaşananları hepimiz gördük.

 

Şengal işgal edildikten sonra Irak Parlamentosu’nda yaptığınız konuşma sırasında duygularınıza hakim olamamıştınız. Bu konuşma dünyada yankı bulmuştu. O güne hazırlanmış mıydınız?

 

Hayır, ben 5 Ağustos’ta konuşmuştum. IŞİD iki gün öncesinde Şengal’e girmişti. Hayatımın en zor günleriydi. An be an yürek sızlatan haberler alıyorduk: “Birkaç kadın daha kaçırdılar”, “Bir grup kızı daha götürdüler”, “Birkaç çocuk daha açlık ve susuzluktan öldü…” Şengal Dağı’nda binlerce insan susuz, mahsur kalmıştı. O günler hiçbir zaman unutulmaz.

 

Ben konuşmayı bir gün öncesinden hazırlamıştım ancak bu derecede yankı bulacağını tahmin etmemiştim. Ben orada güçlü olup ağlamamaya çalıştım çünkü sesimi bütün dünyaya duyurmam gerekiyordu. Ayrıca öncesinden çok gözyaşı dökmüştüm.

 

Ben konuşma metnimi okudukça çocuk ölümleri, kadın ve kızların kaçırılması film şeridi gibi gözümün önünden geçiyordu. Sadece vücudum parlamentodaydı. Ezidiler’i kimsesiz ve sahipsiz görüyordum. Kalbim kırık ve yaralıydı.

 

Şengal Dağı’nda bulunan Ezidiler’le telefonla görüşüyorduk. Art arda haberler geliyordu. Herbiri içler acısı hikayeler anlatıyordu. Hangisinin daha acı olduğunu birbirinden ayıramazdın.

 

Ağlayan binlerce Ezidi kadın arasında bir tek sizin sesinizin duyulduğu ifade ediliyor. Ne dersiniz?

 

Benim  gözyaşlarım onlarınkine tercüman oldu. Ben kendim için ağlamıyordum. Dünya birinin gözünden, onların gözyaşlarını görmeliydi.

 

Beyaz Saray’a gittiğimde benim konuşmamdan sonra acil bir toplantı yapıldığını ve havadan insani ve askeri yardımların gönderilmesine karar verdiklerini ifade ettiler. Kaldı ki ben basının daha etkili olduğunu düşünüyorum.

 

Ezidiler için ne talep ettiniz?

 

Şu an Ezidiler’e yapılacak en büyük yardım IŞİD’e karşı savaşmaktır. Ardından en büyük yardım kaçırılan kadınların IŞİD’in elinden kurtarılmasıdır. O dramı yaşayan Ezidiler’e psikolojik destek sağlanmalı. Savaş mağduru olarak tazminat almalılar . Bu insanların topraklarına dönmesi sağlanmalı.

 

Kürdistan Bölgesi IŞİD’in elindeki Ezidiler’i kurtarmak için ciddi paralar harcadı. IŞİD’in elinden kaç kişi kurtarıldı? Bağdat’tan maddi destek talebinde bulundunuz mu?

 

Kürdistan Bölgesi Hükümeti, 600’ü kadın bin 700 Ezidi’yi kurtarabildi.

 

Irak Parlamentosu ve hükümetinden para yardımı talep ettik ancak bütçeleri olmadığı ve yasal bir yol bulamadıkları bahanesiyle para göndermediler. Daha ilginç olanı ise merkezi hükümet şimdiye kadar IŞİD’in elinden kurtulanlar için 7 milyon dinar (yaklaşık 5 bin 500 dolar) gönderdi.

 

Yıllardır Avrupa’da ikamet eden Ezidi Kürtler maddi katkıda bulundular mı?

 

Avrupa’da yaşayan çok sayıda Ezidi katıkıda bulundu. Bazıları da yardım vakıfları aracılığıyla yardım etti.

 

Irak Parlamentosu için yeni planlarınız var mı?

 

Bağdat’ta Ezidi kadınların kaçırılmasında parmağı olanların savaş suçlusu olarak yargılanması için bir yasa tasarısı hazırlayıp imza kampanyası başlatacağım. Yakın gelecekte bunun Ezidiler’e faydası olacaktır.

 

Tarihte Ezidiler’e karşı işlenen katlimların en korkuncunun IŞİD eliyle yapıldığı ifade ediliyor. Doğru mu?

 

Hayır, bence daha önce daha kötüsü yapılmıştır. Ancak bu sefer yapılanlar kayıtlara geçti. Daha önce erkekleri öldürür, kadınları kaçırır, çocukları da yakarlardı. Geçmişte kötülüklere rağmen imdadımıza koşan da yoktu.

 

Ezidi katliamı dosyası Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) ne durumda?

 

Dosyada gelişmeler kaydedilmiyor. Bunun sebebi de Merkezi Irak Hükümeti’nin sözkonusu mahkemeye üye olmaması. Bu konuda gerekli bütün belgeler hazır.

 

Şengal’in il yapılması talep ediliyor…

 

Önce Şengal tamamen kurtarılmalı sonra ise Kürdistan Bölgesi idaresine bağlanmalı. Başımıza gelenler komşularımızın başının altından çıkıyor. Etrafımızdaki Arap ülkeleri, Kürdistan Bölgesi’ne bağlanmak üzereyken başımıza bunları getirdi.

 

Şengal Dağı’nda içinde bulunduğunuz helikopter nasıl düştü?

 

Aslında dağa çıkma planım yoktu. Pilotlara teşekkür etmek için askeri üsse gitmiştim. Herkes çok samimi çalışıyordu. Helikopterler günde 4 – 5 kez dağa yardım götürüyordu. Helikopterin düşmesi sonucu hayatını kaybeden pilot bana, “Viyan Hanım senin gözyaşların beni Basra’dan buraya getirdi” dedi. Dağa varınca eşyalar indirildi sonra helikoptere bazı kadınları bindirdik. Yükümüz ağır olduğu için helikopter düştü.